Kalp, dokulara oksijen verilmesinden sorumlu birincil organdır. Kalp doğası gereği otomatiktir, çünkü dış etkiler olmadan kan alabilir ve pompalayabilir. Kalbin yeterince işlev görmesi için, potasyum dahil olmak üzere çeşitli elektrolit seviyelerinin yeterli olması gerekir. Kan potasyum seviyeleri kalp hızıyla ters orantılıdır; potasyum seviyeleri normalin altına düştüğü için kalp atış hızı normalin üzerine çıkar.
Düşük Potasyum
Litre başına 4.0 ila 4.5 milisdeğer arasındaki kan potasyum seviyeleri veya mEq / L normal kabul edilir; 4, 0 mEq / L'nin altındaki kan potasyum seviyeleri düşük kabul edilir. 2010 "Deneysel ve Klinik Kardiyoloji" makalesine göre, kalp krizi geçiren kişilerde, düşük kan potasyumu ventriküler taşikardi veya düşük kalp odalarının hızlı atması olasılığı ile ilişkiliydi. Ayrıca, normal kan potasyum seviyeleri, kalp ritmi anormallikleri atakları ile ilişkili değildi.
Kalp Atış Hızı
Kalp atış hızı, kardiyak çıkışın bir bileşenidir ya da her dakika kalp tarafından pompalanan kan miktarıdır. Kardiyak debi oksijen gereksinimlerine göre ayarlanmalıdır; oksijen talepleri arttıkça, oksijen taleplerini karşılamak için kardiyak debi artırılmalıdır. Normal olarak, kalp hızını artırmak kardiyak output için yararlıdır, ancak çok hızlı bir kalp hızı kardiyak outputu tehlikeye atar. Ventriküler taşikardide, kalp hızı çok hızlıdır, böylece kalbi kanla doldurmak için gereken süreyi azaltır. Kalp sadece aldığı kanı dışarı pompalayabilir; kalbe daha fazla kan girdiğinde, daha fazla kan dışarı pompalanır.
Potasyum Kaynakları
Diyet potasyum alımı ve böbreklerin potasyum atılımının ayarlanmasıyla normal potasyum seviyeleri korunur. Amerika Birleşik Devletleri Tarım Bakanlığı'na göre, önerilen günlük potasyum alımı yaklaşık 4.700 mg / gün'dür. Diyet potasyum kaynakları arasında fırınlanmış patates, yoğurt, domates salçası, beyaz fasulye ve istiridye bulunur.
Düşük Potasyum Belirtileri
Normal işleyen böbrekleri olan bir kişide, diyetteki potasyum alımının azalması veya böbreklerden potasyum atılımının artması nedeniyle düşük kan potasyumu oluşabilir. Potasyum artışının bir sonucu olarak normalde adrenal bezler tarafından üretilen bir hormon olan aldosteronun ciddi ölçüde artması, potasyumun böbreklerden atılımının artmasına neden olur. Bir kişi potasyum açısından düşük olduğunda, solunum kaslarının zayıflaması nedeniyle yorgunluk, kas ağrısı, ilerleyici kas güçsüzlüğü ve nefes darlığı yaşayabilir.