Bikarbonat ve Asidoz
İnsülin, kan şekerinin enerji üretimi için kullanıldığı hücrelere taşınmasına yardımcı olur. İnsülin eksik olduğunda, hücreler yağları parçalayarak alternatif enerjiden yararlanmalıdır. Bu alternatif işlemin yan ürünlerine ketonlar denir. Yüksek keton konsantrasyonları kanı asitleştirir, dolayısıyla "ketoasidoz" terimi. Asidoz, bulantı, kusma ve hızlı nefes alma gibi hoş olmayan semptomlara neden olur. Bikarbonat normalde kan asiditesine karşı koyan bir elektrolittir. DKA'da keton üretimi arttıkça ve asidoz ilerledikçe bikarbonat seviyesi düşer. DKA tedavisi, düşük kan şekerine hızlı insülin takviyesini içerir, bu da bikarbonat seviyesinin kademeli olarak restorasyonuna yol açar.
Potasyum
Potasyum DKA'da düşük olabilir, çünkü bu elektrolit aşırı idrara çıkma veya kusma nedeniyle kaybedilir. DKA'yı tedavi etmek için insülin kullanıldığında, kan potasyumunu hücrelere iterek daha da düşürebilir. Düşük potasyum ile ilişkili semptomlar arasında yorgunluk, kas güçsüzlüğü, kas krampları ve düzensiz kalp ritmi bulunur. Çok düşük potasyum hayatı tehdit eden kalp ritmi anormalliklerine yol açabilir. Düşük bir potasyumun sık sık izlenmesi ve zamanında düzeltilmesi hayat kurtarıcı olabilir. Potasyum ağızdan alınabilir, ancak DKA'da intravenöz infüzyon, potasyumu hızlı bir şekilde yenilemenin en iyi yoludur.
Sodyum
Sodyum, vücutta dengeli bir kan basıncı ve sıvı dengesi sağlamak için gereklidir. Yüksek kan şekeri, vücut suyu ve sodyum kaybı ile aşırı idrara çıkmaya neden olur. Bu dehidrasyona ve düşük tansiyona neden olabilir. Vücudun suyu kan dolaşımına geri getirmesi gerektiğinde, bunu diğer dokulardan çekerek yapar. Kan dolaşımına bu su akışı kan sodyumunun daha fazla seyreltilmesine neden olabilir. Düşük bir sodyum seviyesi baş dönmesi, halsizlik, genel halsizlik ve şiddetli ise zihinsel karışıklık veya nöbet belirtilerine neden olabilir. DKA'nın neden olduğu sodyum eksikliğini tedavi etmek için sodyum klorür içeren insülin ve intravenöz sıvılar kullanılır.
Önleme ve Dikkat
DKA ciddi ama önlenebilir bir durumdur. Kan şekerinin sık sık izlenmesi, reçeteli ilaçlara uyulması ve erken uyarı işaretlerinin tanınması, önlemenin temel unsurlarıdır. İzlenmesi gereken yaygın semptomlar arasında bulantı, kusma, karın ağrısı ve nefes darlığı bulunur. Bir ev test kiti kullanarak kandaki veya idrardaki ketonları kontrol etmek de DKA'nın erken saptanmasına yardımcı olabilir.
Kan şekeri hedefleri belirlemek için düzenli olarak doktorunuza danışmanız önemlidir. Stres veya hastalık zamanlarında, kan şekeri dalgalanma eğilimi gösterdiğinden daha sık izleme gerekebilir. DKA'nın erken uyarı işaretleri için derhal tıbbi yardım almak ciddi komplikasyonları önleyebilir.