Yeterli esansiyel amino asit almazsanız ne olur?

İçindekiler:

Anonim

Amino asitler, gıdayı doğru bir şekilde sindirmeniz, kullanılabilir enerji yaratmanız, sağlığınızı korumanız ve genellikle normal şekilde çalışması gereken önemli organik bileşiklerdir. Bu çeşitli maddeler kimyasal olarak çok yönlüdür ve tüm protein formlarının yapı taşları olarak hareket etmek ve neredeyse tüm hücresel süreçleri kontrol etmek gibi çeşitli kritik rolleri yerine getirir. Bu nedenle, esansiyel amino asitlerin herhangi birinde bir eksiklik çeşitli sağlık sorunlarına ve potansiyel fiziksel zorluklara yol açabilir.

Amino asit eksikliği endişe ve strese neden olabilir. Kredi bilgileri: Jupiterimages / Stockbyte / Getty Images

Temel Amino Asitler

Arizona Üniversitesi, insanların normal, sağlıklı çalışması için ihtiyaç duyduğu 20 farklı amino asit olduğunu açıklıyor. Bu sayıdan, vücut doğal olarak 10 üretir. Geri kalan 10 tanesi arginin, histidin, izolösin, lösin, lisin, metionin, fenilalanin, treonin, triptofan ve valini içerir. Bunlar esansiyel amino asitler olarak bilinir; sadece yediğiniz yiyeceklerden alabilirsiniz. Yağ ve nişasta gibi diğer besin maddelerinin aksine, bu esansiyel asitleri her gün yemeğinize almanız gerekir, çünkü vücudunuz gelecekte kullanmak için fazla amino asit depolamaz.

Büyüme ve Gelişim Sorunları

Lizin, normal büyüme ve gelişmeyi sağlamada hayati bir rol oynayan bir amino asittir. Vücudunuzun kemik sağlığı için gerekli olan kalsiyumu emmesine yardımcı olur. Tendon, kıkırdak ve cilt gibi bağ dokuları oluşturmak için gerekli olan kolajen üretimi için de gereklidir. Lizin ayrıca dolaylı olarak yağların enerjiye dönüştürülmesine ve kolesterolün düşürülmesine yardımcı olur. Diyetlerinde yeterli lizin alamayan bireyler yavaş büyüme, anemi, üreme bozuklukları, bulantı, baş dönmesi ve iştahsızlık yaşayabilir.

Artan Hastalık Riski

Her gün zararlı serbest radikallere maruz kalıyorsunuz. Bu bileşikler vücutta doğal olarak bulunur, ancak çevre kirliliği, sigara dumanı, radyasyon ve ultraviyole ışıkta da bulunur. Kanser ve kalp hastalığı gibi çeşitli hastalıklarla bağlantılıdırlar. Bu bağlamda, amino asitler sadece iç süreçlerinizin en iyi şekilde çalışmasını sağlamak için değil, aynı zamanda hastalığa karşı korunmak için de önemlidir. Sistein özellikle önemlidir, çünkü vücudunuz bunu serbest radikallerin neden olduğu hücresel hasarı nötralize etmeye ve önlemeye yardımcı olan güçlü bir antioksidan olan glutatyona dönüştürür. Sistein tedavisi düşük anjina, influenza ve kronik bronşit insidansı ile bağlantılıdır. Bununla birlikte, yeterli sistein olmadan, hastalığa yatkınlığınız artar.

Düşük Enerji ve Alarm

Vücudunuzun amino asit seviyeleri, çabalarınızı hem zihinsel hem de fiziksel olarak odaklama yeteneğinizde büyük bir rol oynar. Middle Tennessee Eyalet Üniversitesi, balık, kümes hayvanları, yumurta, süt ürünleri, soya peyniri ve et gibi büyük miktarda tirozin içeren yüksek proteinli gıdaların, enerjinizi ve zihinsel uyanıklığınızı artırmak için harika olduğunu açıklıyor. Tirozin, vücudunuzun zihinsel odaklanma kapasitemizi geliştirdiği bilinen dopamin ve epinefrin gibi nörotransmitter üretimini arttırır. Yeterli miktarda tirozin olmadan, daha kolay ve daha az konsantre olabileceğinizi hissetmeye başlayabilirsiniz.

Artan Kaygı ve Stres

Karbonhidrat bakımından zengin yiyecekler yemek, kan dolaşımınıza insülin salınmasına neden olur. Bu, triptofan hariç, kanınızdaki neredeyse tüm amino asitleri temizler. Bu amino asit beyne girdiğinde, ağrıyı azaltan, iştahı azaltan ve bir sakinlik hissi uyandıran bir nörotransmitter olan serotonine dönüştürülür. Sıklıkla yeterli triptofan almayan bireyler, kaygı ve stresin olumsuz etkilerine karşı daha duyarlı olabilirler. Triptofan bakımından zengin gıdalar arasında süt, muz, yulaf, peynir, soya, kümes hayvanları ve fındık bulunur.

Yeterli esansiyel amino asit almazsanız ne olur?