Yüksek tansiyon veya hipertansiyon, birçok tıbbi komplikasyona yol açabilen kronik bir sağlık durumudur, ancak yüksek tansiyona sahip olmak hamile kalmayı doğrudan zorlaştırmaz. Hipertansiyonun kendisi bir kadının yumurta tedarikini, yumurtlama yeteneğini veya yumurta ve embriyolarının sağlığını etkilemez. Bilimsel literatürde, yüksek tansiyonun bir embriyonun sağlıklı implantasyonuna müdahale edebilecek uterusun astarını etkileyebileceği yönünde bazı öneriler olmasına rağmen, bu konu çoğunlukla teoriktir. Bununla birlikte, yüksek tansiyon tanısı, birkaç nedenden dolayı gebe kalmak isteyen bir kadın için hala önemlidir.
İlişkili Koşullar
Hipertansiyonu olan üreme çağındaki kadınların çoğunun, doğurganlık üzerinde olumsuz etkisi olan bir veya daha fazla ilişkili durumu vardır. Yaygın örnekler arasında obezite, sigara içme ve 40 yaşından büyük olmak yer alır. Bu koşulların her biri, hipertansiyon riski ve doğurganlığın azalması ile güçlü bir şekilde ilişkilidir. Polikistik over sendromu veya PCOS, yüksek tansiyonun yanı sıra obezite ve infertilite ile ilişkili bir başka durumdur.
İlaçlar
Birçok tansiyon ilacının hamilelik sırasında kullanılması güvenli değildir. Hamile kalmadan önce, anti-hipertansif alan kadınların, hamilelikle güvenli bir şekilde uyumlu bir tansiyon ilacına geçme konusunda doktorlarıyla konuşmaları gerekebilir. A veya B hamilelik kategorisine sahip ilaçlar tercih edilir; C kategorisi ilaçlar bazen kabul edilebilir, ancak bir doktorla tartışılmalıdır.
Obstetrik Sağlık
Hamile kaldıktan sonra, kronik yüksek tansiyonu olan kadınlar, düşük, preeklampsi, zayıf fetal büyüme ve erken plasental ayrılma gibi hamilelik komplikasyonları açısından önemli ölçüde daha yüksek risk altındadır. Hamile kalmadan önce olası riskleri tartışmak ve ilaçları ve tedaviyi optimize etmek için yüksek riskli bir doğum uzmanıyla konsültasyon öncesi konsültasyon, potansiyel komplikasyon olasılığını azaltmaya yardımcı olabilir.